Powerhouse Company – IND [Inter.National.Design] – MARKTHAL Rotterdam

Seyahatimin yarım gününü Rotterdam ziyareti için ayırdım. Öncelikle Powerhouse Company ofisinin sahibi Hollandalı mimar Nanne de Ru ile daha önceden ayarlamış olduğum görüşmeye gittim. Ofis, Rotterdam Central tren istasyonundan sadece 5 dakikalık bir yürüme mesafesinde Mauristweg 23 numarada konumlanıyor. Yaklaşık 20 kişilik bir ekipleri var. Nanne de Ru ile öncelikle İstanbul’daki mimarlık eğitim sistemi ve uygulanması, mimarların ne derece işlerini yapabildikleri, gündemdeki son siyasi ve mimari konular üzerine uzun bir konuşma yaptık. Kafamda planladığım konuşmanın aksine daha çok onun bana soruları ve doğaçlama gelişen bir sohbetimiz oldu. Kendisi çok canayakın ve tecrübeli bir mimar. Rotterdam, Kopenhag ve Pekin’de ofisleri bulunuyor. Bu yüzden çok seyahat ettiğinden ve sürekli proje ürettiklerinden bahsetti. Diğer ülkelerle ve onların mimarlık alanındaki gelişmeleriyle yakından ilgili. Hollanda’da mimarlık alanında üretimin yavaşladığından ve bu sebeple diğer ülkelerle çalışılmaya başladıklarından bahsetti. Mimarlığın “ya sonra?” sında en önemli unsurun üründe ve projede “kalite” olduğunu söyledi. Başarılı ve yenilikçi projeler üretmekte hızlı ve ucuz olmanın çok anlam teşkil etmediğini, önemli olanın kaliteyi koruyabilmek olduğunu söyledi. Her tasarımın özel ve tek olması gerektiği düşüncesini yaptığı projeler üzerinden örnekleyerek anlattı. Yaklaşık bir saatlik sohbetimizin ardından asistanı bana ofisi gezdirip çalışma sistemlerini ve maketler üzerinden projeleri anlattı. Ofisten ayrılırken Nanne de Ru iki kitabını bana hediye etti.

http://www.powerhouse-company.com

Daha sonra Ömer Bey’in twitter üzerinden son anda müdahalesi üzerine Arman Akdoğan ile görüşmek için ortağı olduğu IND [Inter.National.Design] ofisine gittim. Bu ofis de diğeri gibi çok merkezi bir konumda ve MVRDV imzalı Markthal manzaralı! Ben gittiğimde ekip, mimari yarışmasını kazanmış oldukları Çanakkale karasal sayısal yayın kulesi projesi üzerine çalışıyordu. Bu projeyi Powerhouse Company ile ortak gerçekleştiriyorlar. Arman Bey’le yaptığımız keyifli sohbette projenin detaylarını çizimler üzerinden konuştuk. Projenin gelişim ve detaylanış süreci içinde neler değiştiğini ve geliştiğini birincil ağızdan dinlemiş ve görmüş oldum. Yakında teslim edilecek proje, kısa süre içinde uygulanmaya başlanacakmış. Merakla bekliyoruz. Bunun dışında kariyerinin nasıl geliştiğinden ve Rotterdam’da yaşayan ve ofisi olan bir Türk mimar olarak Türkiye’ye kıyasla avantaj ve dezavantajların neler olduğundan bahsetti. Sohbetimizin ardından sıcak bir ofis ortamına sahip oluşları ve çok sevdiğim bir şehirde konumlanışlarının verdiği hayranlıkla şakayla karışık iş başvurusu yapmayı da ihmal etmedim.:)

http://www.internationaldesign.nl

Daha sonra da Amsterdam’a dönmeden bir de bu sene tamamlanan MVRDV’nin meşhur projesi Markthal Rotterdam’ı görmeye karar verdim. Akşam 8’e kadar açık olan kent pazarının içerisinde farklı standlarda çok çeşitli ürünler (peynir, sebze-meyve, balık, tatlı, kuruyemiş, baharat, taze meyve suyu, zeytin-turşu, lahmacun vb) satılıyor ve aynı zamanda tüketilebiliyor. Satış modüllerinin bazılarının üst katları oturma ve yeme alanı, bazıları ise yeşil çatı olarak tasarlanmış. Buraya kadar herşey normalken bana göre yapının fark yaratmasına sebep olan en önemli özelliği “devasa” oluşu. İçeri girdiğiniz anda birden algılarınız değişiyor. Satış modülleri insan ölçeğindeyken kafanızı yukarı kaldırıyorsunuz ve devasa çiçek, meyve ve böcek resimlerinin olduğu gökyüzüyle karşılaşıyorsunuz. Büyüklük algınız karışıyor ve sarhoş gibi hissediyorsunuz 🙂 Aynı zamanda çeperi oluşturan kısım konut ve ticari gibi farklı fonksiyonlarda kullanılıyor. Yani kamusal alanla özel alan bir arada tasarlanmış. Bence yapıyı ikonik yapan, kentin tarihi merkezinde ve tüm diğer binalarla içiçe olması. Algılarınızla oynayan da bu. Diğer binalar ve yapıya gelirken/ayrılırken dahil olduğunuz şehrin her parçası deneyimlemenizin de bir parçası. Ölçekte yapılan bu abartma çevresiyle tezat oluşturmasına sebep olmuş. İyi veya kötü diyemiyorum sadece değişik bir deneyim diyebilirim. Gerçekten mimarinin insan psikolojisi ve algısı üzerinde yapabildiği etkinin bir kanıtı.

http://www.mvrdv.nl/projects/markethall/